Sevdiğim markaların arkasındaki isimleri araştırmayı, hikayelerini okumayı, onları tanımayı hep çok severim. Her şey biraz böyle başladı benim için zaten. Çok eskiler bilir, podcast dönemlerimi. Ne güzel isimlerle konuştuk, marka hikayelerini dinledik birlikte.
İşte devam etseydim o sürece eminim Red Clay Box da içlerinde olur, kurucusu Hande Güler’le ne güzel sohbet ederdik. Ben kendinizi biraz tanıtır mısınız diye sorardım, O da “Hande kim diye merak ederseniz; turizm işletme mezunu, 30 yılının 20 yılını yiyecek-içecek sektöründe geçirip son 10 yılını da perakende ve pazarlama deneyimiyle tamamlamış, öğrenmeye meraklı ve üretmeyi seven Egeli biri diye tanımlayabilirim.” diye cevap verirdi.
Red Clay Box nasıl doğdu, sizi seramiğe yönlendiren şey ne oldu diye de sorardım muhtemelen. Kendisi de bana “30 yılın sonunda profesyonel iş yaşantıma son vermek istediğimde doğdu. Benim gibi çocukluğu çiftlikte geçmiş biri için bir anlamda özüne dönüş diyebilirim. Hızlıca tüketmeye ve sahip olmaya çok alıştığımız bu yüzyılda, seramikle uğraşmak zamanı farkederek anda kalmayı sağlıyor. Toprak dönüşürken ben de dönüşüyorum.” derdi.
Peki neler yapıyorsunuz, tasarımlarınızda ilhamınız ne diye sorardım kesin. “İnsan ve insana dair birçok konu esin kaynağım. Gözlemci tarafımı ise doğada var olan formları keşfederek ilham almak için kullanıyorum. Sert çamur ve porselen kullandığım ürünlerimin her birinin özgünlüğü el ile şekillenmesinden geliyor. 2017 yılından bu yana, özel siparişler ve projelerle devam eden yolculuğuma Gayrettepe’deki atölyem ev sahipliği yapıyor. “diye anlatırdı.
Müthiş güzellikte, dokunmaya kıyamayacağımız ürünlerin tasarımcısı olduğunu da ben eklerdim muhtemelen hemen. Dilerseniz dükkana gidip, dilerseniz de web sitesinden ürünleri inceleyebilir, kendinize ya da sevdiklerinize hediyeler alabilirsiniz. Herhangi bir iş birliğinden sebep değil bu yazdıklarım tahmin edersiniz. Çok içimden gelerek minik destek sadece benimki.
Israrla kendisine yazıp sorunuz ki bizi güzel ürünlerinden mahrum bırakmasın, çamura dokunsun ve hatta workshop’lara başlaması için ısrar edelim 🙂







